Vaatler ve Gerçekler…
31 Mart yerel seçimlerine günler kala, şehirlerimizin ve ilçelerimizin belediye başkan adayları vaatleriyle gündem olmayı başarıyorlar. Belediye başkan adaylarının vaatlerinin ne kadarı gerçek ne kadarı hayal ürünü? Bu sorunun cevabını tam ve doğru alabilmemiz için belediyelerin mevcut bütçelerine bakmamız gerekiyor. Sonuçta belediye başkan adayları bu vaatleri ceplerinden karşılamayacak, belediyenin bütçesiyle karşılayacak.
Birçok belediyenin bütçesi borç yükü altında. Hatta bazı belediyelerin temel giderleri, alınan yüksek faizli kredilerle karşılanıyor. Bu bütçeler tam ve doğru incelendiğinde, verilen vaatlerin büyük bir çoğunluğunun hayal ürünü olduğunu rahatlıkla anlayabiliriz. Belediye başkan adayları kusura bakmasın. Ben bu vaatlerin büyük bir çoğunluğunun gerçekçi ve doğru olmadığını düşünüyorum. Yeni adayların heyecanlarını anlıyorum. Ancak mevcut belediye başkanlarının da benzer vaatlerle halkın karşısına çıkması, bana samimi gelmiyor. Nasıl yapılacağına açıklık getirilmeyen her vaadin hayal ürünü olduğuna inanıyorum.
Ekonomik sıkıntılarla boğuşan vatandaşlarımıza yönelik yapılan bu vaatler, şirin gözükse de bana göre doğru değil. Emeklilere, ev hanımlarına, gençlere maaş bağlanması, ilk defa evlenen gençlerin ev kiralarının ödenmesi gibi vaatler, mevcut ekonomik koşullarda nasıl karşılanacak, nasıl sürdürülecek, bu soruların cevabını vermek gerekiyor.
Öyle olsa bile bu bir belediyenin görevi mi?
Birçok belediyenin bütçesi, yüksek faizli borçlarla finanse edilen bütçelerle dönüyor demiştim. Bu durumda, temel belediyecilik hizmetlerinin bile zor sağlanabildiği bir ortamda, vatandaşlara yapılan maaş vaatleri ne kadar gerçekçi olabilir ki? İllerimizde gelir-gider dengesinin sağlanamaması, belediyelerin kaynaklarının doğru ve verimli kullanılmaması, şehir ve ilçelerin gerçek sorunlarına ek bir yük getirir.
Gerçekçi ve sürdürülebilir vaatlerin, belediye başkanlarının yerel yönetim beceri ve deneyimleriyle doğrudan ilişkili olduğunu düşünüyorum. Vaatlerin toplumun gerçek ihtiyaçlarına yönelik olması, bütçe kaynaklarının doğru ve etkin bir şekilde kullanılması, bir belediye başkanının en önemli sorumlulukları arasında yer alıyor.
Yerel seçimlerde vatandaşlarımızın karşısına çıkan adayların vaatleri, sadece seçim dönemi için değil, uzun vadeli ve gerçekçi olmalı. Yerel yönetimlerin, halkın yaşam kalitesini artırması ve şehirleri daha yaşanabilir kılması, sorumluluklarını layıkıyla yerine getirmesi gerekiyor.
Bu tüm toplumun ortak beklentisi...
Her belediye kendi özelindeki imkanları, gelir getirecek ölçütte projeye dönüştürmeli. Bugüne kadar incelediğim birçok vaatte üretim odaklı bir projeye rastlamadım. Çoğu vaatlerin tüketim odaklı olması çok acı bir durum. Oysa İstanbul, Ankara, Antalya başta olmak üzere birçok il ve ilçede bu imkanlar var. Bu imkanların farkına varmak, iş olanaklarına dönüştürmek, şehir paydaşlarının bu iş olanaklarınca istihdam edilmesini sağlamak, vaat değil temel hedef olmalı.
Bana göre en doğru propaganda bu!
Tabi yine de her zaman olduğu gibi siz bilirsiniz…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.