Sektör temsilcileri, döviz cinsinden paket tur fiyatlarında konaklama dışındaki diğer giderlerdeki artışları yansıttıklarını belirtirken, kur tahminlerinin fiyat belirlemede en önemli faktör olduğunu vurguluyorlar.
Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, Türkiye turizminde kur ve enflasyon kaynaklı fiyat baskılarının devam ettiğini belirterek, "Türkiye’deki maliyet artışları arasında bir denge kurmaya çalışıyoruz," dedi. Sili, Euro kurunun 36 TL'nin üzerine çıkmaması nedeniyle maliyetlerin karşılanamadığını ifade ederek, "Euro kurunun kırktan aşağı olmaması lazım," şeklinde konuştu. Sili, Euro kurunun 40-45 TL seviyelerinde olması gerektiğini savundu ve mevcut durumun devam etmesi halinde sektörde yeni konseptlerin ortaya çıkabileceğini belirtti.
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, Euro kuruna endekslenen fiyatların maliyetleri karşılamadığını belirterek, "Fiyatları bir nebze daha yükseltmek zorunda kalacağız," dedi. Kavaloğlu, maliyet artışlarının turizm sektörünü olumsuz etkilediğini ve bu durumun fiyat artışlarını kaçınılmaz kıldığını vurguladı.
Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı Mustafa Deliveli ise, enflasyon ve kur makasının açılmasının turizmcilerin kâr marjını daralttığını ifade etti. "Pazarlıklarda elimiz güçsüz," diyen Deliveli, tüketicilerin kendi ülkelerindeki enflasyona baktığını ve bu durumun satışları olumsuz etkileyebileceğini söyledi.
Sektör temsilcileri, döviz kuru ve enflasyonun gelecekteki seyrinin turizm sektörünü doğrudan etkileyeceği konusunda hemfikir. Bu nedenle, sektörde fiyatların belirlenmesinde Euro kurunun kritik bir öneme sahip olduğu ve kurun yükselmesi gerektiği görüşü yaygın.
Ekonomim’den Selenay Yağcı’nın haberine göre, turizm sektörü temsilcileri, döviz kuru ve enflasyon arasındaki makasın daralması gerektiğini savunuyor.