. Ümit Özdağ kürsüde: ‘’Türk Milleti ne yazık ki, sadece büyük dış sorunlar ile karşı karşıya değil. Aksine küresel sorunları olduklarından çok daha tehlikeli hale getiren büyük iç krizleri de yaşıyoruz. Yaşanan devlet krizi, milli birlik krizi ve ekonomik krizi daha da ağırlaştırarak, ülkemizi bir iç savaş ve parçalanma tehdidi ile karşı karşıya getiren gelişme ise Sığınmacı krizidir. Türkiye tarihin en büyük göçlerinden birisine en kısa zamanda maruz kalmıştır. Son 12 yılda ülkemize 13 milyon sığınmacı ve kaçak gelmiştir” dedi.
“Öte yandan devlet cemaat ve tarikatlar arasında paylaştırıldı ve paylaştırılmaya devam ediliyor. Türk Devleti’nin içinde FETÖ adlı bir terör ve casusluk örgütüne paralel devlet kurma imkanı verildi. Genel Kurmay, Yargıtay, Danıştay, mahkemeler, valilikler, Emniyet Teşkilatı, jandarma, MİT, üniversiteler sayısız devlet kurumu bir terör örgünün eline geçti. 15 Temmuz’da terör örgütü devletin geri kalanını da ele geçirmek üzere hareket etti; devleti değil.”
‘’ERDOĞAN! MADEM 2009’DAN BERİ BUNLARIN CASUS OLDUĞUNU BİLİYORDUN; NEDEN KİRAZLIDERE’DE (KOZMİK ODA) TÜRK DEVLETİ’NİN HAREMİ HİZMETİNE SOKTUN?
Şimdi sizinle çok önemli bir şey konuşacağım: Hiç açıklanmamış bir husus. Bunu bütün Türkiye’de birkaç kişi biliyor. 2009’dan itibaren Recep Tayyip Erdoğan FETÖ’nün bir casusluk örgütü olduğunu biliyordu. 2009’da Recep Tayyip Erdoğan’ın önüne Türkiye’de bir yabancı servisin yaptığı istihbarat operasyonunun dosyası Türk istihbaratçılar tarafından götürüldü. Bu operasyonda FETÖ’nün nasıl aktif görev aldığını anlayınca Erdoğan; başbakanlıkta odasında dosyayı fırlattı ve bağırdı, “Bunlar casus.” Bunlar casus diye bağırdı. Öyle değil mi Erdoğan böyle bağırdın? Peki, madem casus olduklarını biliyordun neden 2010’da referanduma bunlarla gittin? Neden Kirazlıdere’de Türk Devlet’inin haremi hizmetine soktun? Neden FETÖ’cü generalleri atadın casus olduğunu bile bile? Erdoğan merak edecek bunu Özdağ’a kim söyledi diye. Eniştem söylemedi emin ol.
FETÖ ile birlikte TSK’ya saldıran AK Parti diğer yandan da PKK ile pazarlığa oturdu. Öcalan ile İmralı’da anayasa yazdı. Güneydoğu Anadolu’da birçok ilçe terör örgütüne teslim edildi Devlette liyakat ilkesi terk edildi. Devlet bürokratlarının yerini yeteneksiz ve cahil parti bürokratları aldı. Yargı bağımsızlığını yitirdi. FETÖ, 15 Temmuz sonrasında sözde tasfiye edildi. Ancak yargı hala cemaat ve tarikatların denetiminde. AK Partili avukatlar hâkim yapıldı ve adaletsiz dağıtımı yeni bir boyut kazandı. FETÖ kısmen tasfiye edildi ancak TSK ve Jandarma hala tarikat ve cemaatlerin kontrolünde. Bir general askeri okula gelen subay adaylarına “Buraya asker olmaya değil, Allah’ın kulu olmaya geldiniz” diyebiliyor. Bu general ile FETÖ’cü generaller arasındaki tek fark, şeyhlerinin farklı olması. AK Parti’nin TSK’yı tahrip etme süreci kesintisiz devam ediyor. 20 yıllık iktidarınızın 15 yılında son Haçlı Seferi olan FETÖ ile Türk devletine karşı işbirliği yaptınız. İstedikleri her şeyi hatta devleti verdiniz. 2011 yılında Dışişleri, Milli Savunma ve MİT Müsteşarı hariç bütün müsteşarlar FETÖ iltisaklıydı. ‘’ dedi.