Gebelikte beslenmede dikkat edilmesi gereken 6 kural

Kadın Hastalığı ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Bilgi Uslu Aybar; hamilelik belirtileri ve şikâyetleri hakkında verdiği bilgilerin yanı sıra, "Bebeğin...

Kadın Hastalığı ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Bilgi Uslu Aybar; hamilelik belirtileri ve şikâyetleri hakkında verdiği bilgilerin yanı sıra, "Bebeğin büyümesi ve gelişmesi için günde yaklaşık 300 kalori daha fazla hamile kalmadan önce alındığından daha fazla tüketilmelidir" dedi.

Hamilelik dönemi her kadın için farklı belirtiler ile geçerken, her kadının hamileliği ayrı ayrı deneyimleri de beraberinde getiriyor. Bazı anne adayları hamile olduklarını erken dönemde fark edemeyebilirken, bazılarında da tipik belirtiler hemen kendisini gösteriyor ve vücut bebek gelişimi ile doğuma bir an önce hazırlamaya başlıyor. Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalığı ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Bilgi Uslu Aybar, hamilelik belirtiler, süreçte yaşanan sorunlar ve beslenmede dikkat edilmesi gerekenler hakkında bildi verdi.

"Belirtiler 12. haftaya kadar hissedilebilir"

Hamilelik belirtilerinin kadından kadına değiştiğini aktaran Op. Dr. Aybar, "Bir kadın tüm yaygın semptomları yaşayabilir, sadece birkaçını yaşayabilir veya hiçbirini hissetmeyebilir. Hamileliğin ilk aylarında kadınlar, büyüyen rahmin mesaneye yaptığı baskı nedeniyle sık idrara çıktıklarını fark edebilirler. Yorgun ve uykulu hisseder; önceden lezzetli olan yiyecekleri sevmez; pelvik ağırlık hissi yaşar. Büyüyen rahmin, onu tek başına veya birlikte desteklemeye yardımcı olan bağları germesi nedeniyle değişen şiddetlerde karın ve kasık ağrısı görülebilir. Bu semptomların çoğu hamilelik ilerledikçe azalır. Gebeliğin belirti ve semptomları 12. haftaya kadar yoğun hissedilir" dedi.

Op. Dr. Bilgi Uslu Aybar, başlıca hamilelik belirtilerini ise şu şekilde sıraladı:

"Lekelenme şeklinde kanama, memede şişlik ve hassasiyet, yorgunluk, halsizlik, uyku hali, mide bulantısı ve/veya kusma, sık idrara çıkma."

Gebelikteki şikâyetlere karşı uygulanabilecek öneriler

Hamilelik şikâyetleri ve bunları azaltmak için uygulanabilecek bazı önerileri sıralayan Aybar, "Sabah bulantısı için yataktan kalkmadan önce kraker, mısır gevreği veya simit yiyin; gün boyunca küçük, sık öğünler yiyin; yağlı, kızarmış, baharatlı ve yağlı yiyeceklerden kaçının. Mide bulandırabilecek keskin kokulardan uzak durun. Su ve gıdalara zencefil parçaları atarak tüketmeyi deneyin. Kabızlık için daha fazla taze meyve ve sebze yiyin. Ayrıca günde 6-8 bardak su için. Lif takviyeleri almak da yardımcı olabilir. Önce doktorunuza danışın. İshal varsa fazla suyu emmeye yardımcı olması için pektin ve sakız yani iki tür diyet lifi içeren daha fazla yiyecek yiyin. Bu yiyeceklere örnek olarak elma püresi, muz, beyaz pirinç, yulaf ezmesi ve rafine buğday ekmeği verilebilir. Mide ekşimesi yaşanıyorsa ise gün boyunca küçük, sık öğünler yiyin; yemekten önce süt içmeyi deneyin. Kafeinli yiyecek ve içecekleri, sitrik içecekleri ve baharatlı yiyecekleri sınırlandırın. Yemekten sonra yatmayın" diye konuştu.

"Günde 300 kalori daha fazla alınmalı"

Hamilelikte iyi ve yeterli beslenmenin, bebeğin büyümesi ve gelişmesi için çok önemli olduğunun altını çizen Op. Dr. Aybar, "Günde yaklaşık 300 kalori daha fazla, ikiz gebelik varsa günde 600 ekstra olacak şekilde hamile kalmadan önce alındığından daha fazla tüketilmelidir. Hamileliğin ilk birkaç ayında mide bulantısı ve kusma bunu zorlaştırsa da, dengeli beslenmeye ve doğum öncesi vitaminleri almaya dikkat edilmelidir" ifadelerini kullandı.

Gebelikte beslenmede dikkat edilmesi gereken 6 kural

Op. Dr. Aybar, hamilelik sürecinde beslenmede dikkat edilmesi gerekenler hakkında ise şu önerileri aktardı:

"İlk olarak; vücudun ihtiyacı olan tüm besinleri almak için çeşitli yiyecekler yenmelidir. Önerilen günde 6-11 öğün yapmaktır. Bu öğünlerde ekmek tahıl, taze meyve ve sebze, süt ürünleri ve protein kaynağı yani et, kümes hayvanları, balık, yumurta veya kuruyemiş seçilmelidir. İkinci olarak; tam tahıllı ekmekler, tahıllar, fasulye, makarna ve pirinç gibi zenginleştirilmiş lifli gıdaların yanı sıra meyve ve sebze tüketmeye dikkat edin. Üçüncü olarak; özellikle kırmızı et, tavuk ve kabuklu deniz ürünleri gibi vücudun kolayca emdiği demire sahip olan protein kaynakları kan üretimini artırır. Hamilelik sırasında bebeğin kanını da sağlamak için kan hacmi artar. Yağsız et, balık, kümes hayvanları, tofu ve diğer soya ürünleri, fasulye, fındık ve yumurta akı gibi yağ oranı yüksek olmayan sağlıklı proteinler tercih edilmelidir. Dördüncü olarak; yağ tüketimi için bitkisel yağlar, zeytinyağı ve kuruyemişler gibi sağlıklı, doymamış yağ oranı yüksek seçenekler tüketilmelidir. Beşinci olarak; hamileyken günlük beslenmede yeterli vitamin ve mineral alındığından emin olunmalıdır. Altıncı olarak; hamilelik sırasında günlük beslenmede bin-bin 300 miligram kalsiyum alındığından emin olmak için süt ürünleri ve kalsiyum açısından zengin yiyecekler tüketilmelidir."

Sağlık Haberleri

LÖSEV’DEN GÖNÜLLÜLÜK ÇAĞRISI
Aile hekimleri iş bıraktı
Mobil Sağlık Tırı Kemer’de
Elektronik sigara masum değil
Gerontoloji Sempozyumuna Büyük İlgi