ANTALYA'da ilk olarak Ramazan- Hatice Savaş Özel Eğitim Uygulama Okulu'nda hayata geçen "Duyu bütünleme" ve "Karanlık oda'da eğitim alan özel öğrencilerin sosyal hayata adapte olma süreleri arttı. Özel eğitim öğretmeni Cem Akyol, "Öğrencilerimizin dikkat süresinin arttığını gördük. Dışarı çıktıklarında yaşadıkları öfke nöbetleri azalıyor. O seslerin kendileri için zararlı olmadığını görüyorlar. Özgüvenleri, kişilerarası iletişimleri arttı" dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından özel öğrenciler için hayata geçirilen duyu bütünleme odaları sayesinde özel öğrencilerin duyuları ve algılarını daha çok kullanabildiği ortaya çıktı. Türkiye'de sayılı, Antalya'da ise ilk olarak Ramazan- Hatice Savaş Özel Eğitim Uygulama Okulu'nda hayata geçirilen duyu bütünleme odasına giren özel öğrencilerin, çeşitli etkinlikler sayesinde akademik başarısı ve sosyal olma kabiliyetleri arttı. Okulda yer alan "Karanlık Oda'da ise led ışıklı, sesli ve görsel-işitsel, dokunsal uyaranların bir arada verildiği etkinliklerle özel öğrencilerin sosyal hayata adapte olması kolaylaştı.
'ELLERİNDEN TUTARAK KORKULARINI YENMELERİNİ SAĞLIYORUZ'
Ramazan- Hatice Savaş Özel Eğitim Uygulama Okulu'nda özel eğitim öğretmeni Cem Akyol, "Duyu Bütünleme Odası" ve "Karanlık Oda'da yer alan etkinliklerin özel öğrencilere etkisinin detaylarını anlattı. Cem Akyol, duyu bütünleme eğitiminin özel eğitimli çocuklar için çok yeni bir alan olduğunu, bu alandaki çalışmaların ilk olarak ABD'de başladığını aktardı. 1970'lerden sonra duyu bütünleme eğitimi alanındaki çalışmaların gittikçe arttığını ve özel eğitime adapte edildiğini söyleyen Akyol, etkinliğin Ulusal Ajans tarafından desteklenen Perceivevia Touch projesi olduğunu belirtti. Cem Akyol, "Bizim bu ünitemiz Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapıldı. Türkiye'deki belli sayıdaki özel eğitim uygulama okullarına yapıldı. Biz bu ünitede öğrencilerimizle onların duyu bütünlemelerini sağlamak amaçlı çalışmalar yapıyoruz. İşitsel, tatma, koku ve dokunmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Denge çalışmalarımızı yapıyoruz. Öğrencilerimizin ellerinden tutarak onların korkularını yenmelerini sağlıyoruz. Farklı ağırlıkta toplarımız var, amacımız öğrencilerimizin duyu hareket bütünlüğünü, vücut farkındalığını artırmalarını sağlıyoruz. Çalışmalarımızın sonunda öğrencilerimizin dikkat süresinin arttığını gördük. Bu da bize güzel bir umut verdi. Projemiz kapsamında bu çalışmalarımızı bütün Türkiye'ye duyurmak istiyoruz" diye konuştu.
ÖZEL ÖĞRENCİLERİN ÖFKE NÖBETLERİ AZALDI, ÖZGÜVENLERİ ARTTI
'Karanlık Oda'daki eğitimleri anlatan Cem Akyol, şu bilgileri verdi:
"Karanlık oda öğrencilerimiz için çok ilginç ve eğlenceli bir alan. İlk girdiklerinde korkmuşlardı. Çünkü odadaki ses ve ışıklar özellikle otizmli öğrencilerimiz için biraz korku yaratacak düzeydeydi. Biz bunu yavaş yavaş, sistematik bir şekilde azalttık. Şu an öğrencilerimizin en keyif aldığı alan karanlık oda bölümümüz. Orada çalışmalarımızı 3 grupta yapıyoruz. Bunlar işitsel, dokunsal ve görsel çalışmalar. Örneğin işitsel olarak farklı sesler veriyoruz. Bunlar öğrencilerimizin duymaktan hoşlanmadığı trafik sesi, şehirdeki günlük yaşam sesleri, hayvan sesleri. Öğrencilerimiz bu sesleri duydukça duyarsızlaşıyor ve öfke nöbetleri azalıyor. İşitsel çalışmalarımızın yanında görsel çalışmalarımız var. Farklı renkler var. Öğrencilerimizin dokunduğu butonlar renk değiştiriyor. Bu da öğrencilerin dikkatini çekiyor ve "Hareket ederek bir şeyleri değiştirebilirim" diye anlıyorlar. Özgüvenleri artıyor. Bu alandaki çalışmalarımız öğrencilerimiz için çok keyifli. Dışarı çıktıklarında yaşadıkları öfke nöbetleri azalıyor. O seslerin kendileri için zararlı olmadığını görüyorlar. Bu konudaki çalışmalarımızda velilerimizden çok güzel geri bildirimler aldık. Öğrencilerimiz daha sosyal çalışmalarda bulunuyor. Kişilerarası iletişimleri arttı. Bu çalışmanın meyvelerini topladığımız için mutluyuz."
FOTOĞRAFLI
DHA