Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Antalya'daki bu konferansımız; geleceğe ışık tutan bir buluşma olmuş, hakikaten devrim niteliğinde yeniliklerle sonuçlandı. Her şeyden evvel çevre konusunun, doğa koruma konusunun siyaset üstü olduğunu, Birleşmiş Milletler çatısı altında uzlaşı sağlanan nadir konuların başında geldiğini bir kez daha gördük. Toplantılarımızda; 17 kararı müzakere ettik ve onayladık" dedi.
Barselona Sözleşmesi olarak adlandırılan Akdeniz'in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesi'nin 22. Taraflar Konferansı, (COP 22) Türkiye'nin ev sahipliğinde Antalya'da devam ediyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, konferansın kapanışında Antalya Bakanlar Deklarasyonu hakkında bilgiler paylaştı. Bakan Kurum, Antalya'da, 21 kıyıdaş ülkenin, Avrupa'nın ve dünyanın tüm halklarına sevgi ve saygılarını gönderdiğini belirterek, Carlo Zaghi'ye ve İtalya Hükümetine Büro Başkanlıkları döneminde, Akdeniz'e sundukları katkılardan dolayı teşekkür etti.
Türkiye olarak, Büro Başkanlığını yürütecekleri 2 yıllık süreçte, İtalya'dan devraldıkları bayrağı daha yükseğe çekmenin kararlılığı ve azmi içerisinde olacaklarının altını çizen Bakan Kurum, "Bir kez daha ülkemizin Büro Başkanlığını yürüteceği bu yeni dönemin ve Barselona Sözleşmesi 22. Taraf Ülkeler Toplantımızın; ülkelerimiz, Akdeniz'imiz ve tüm insanlık için hayırlı olmasını diliyorum. Bu yılki Taraf Ülkeler Toplantıları'nı; bizim için çok kıymetli olan bir ana fikirle; "Mavi Bir Akdeniz'e Doğru: Çöpsüz Miras Bırakmak; Biyolojik Çeşitliliği Korumak, İklim Dengesini Sürdürmek" temasıyla düzenledik. 4 gün süren toplantılarda Akdeniz'deki kirlilik, biyoçeşitlilik kaybı, yabancı türlerin varlığı ve iklim değişikliği konularını tüm yönleriyle ele alma fırsatını yakaladık. Ayrıca Akdeniz'in korunmasına yönelik 40'ya yakın özel etkinliğe de ev sahipliği yaptık. 21 ülkeden 400'ü aşkın katılımcımız oldu. Tüm toplantı ve etkinliklerimizde birbirinden değerli üniversitelerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın ve uzmanlarımızın görüşlerini dinledik, istifade ettik. Birleşmiş Milletler Çevre Programı'nın 50. yıl etkinliğini coşku içerisinde, hep birlikte gerçekleştirdik" diye konuştu.
"Gerçek yuvasına kavuştu"
Bulundukları otelin sahilinden iyileştirilen bir kaplumbağanın uzun aylar sonrasındaki ilk deniz yolculuğunu başlattıklarını hatırlatan Bakan Kurum, "Onu gerçek yuvasına kavuşturduk. Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan'ın katılımlarıyla COP 22 ülkelerinin kadın liderleriyle yuvarlak masa toplantısı gerçekleştirdik. 2020-2021 İstanbul Çevre Dostu Şehirler Ödülünü takdim Malaga'ya takdim ettik. COP 22 öncesinde, kasım ayında İstanbul'da düzenlediğimiz Gençlik Etkinliği'ne de iştirak eden genç kardeşlerimiz aramızda oldular, deneyimlerini bizlerle paylaştılar. Akdeniz'in geleceğine dair yayınladıkları Gençlik Bildirgesini bir kez daha dinleme imkanını yakaladık" ifadelerine yer verdi.
"17 karar müzakere edildi"
Bakanlar oturumunda Antalya Bakanlar Deklarasyonunu onayladıklarını kaydeden Bakan Kurum, "COP22 açılış konuşmamda sizlerle Akdenizlilerin iyi bildiği bir sözü paylaşmış; "Keşke Akdeniz'in bir dili olsa da bizlerle konuşabilse" demiştim. Konuşabilseydi, nelerden şikayet edeceğini, neleri tavsiye edeceğini tahmin etmeye çalışmıştım. Biraz önce imza altına aldığımız, Antalya Deklerasyonu bu soruların bütüncül, tutarlı ve aksiyoner bir cevabı niteliğinde oldu. Antalya'daki bu konferansımız; geleceğe ışık tutan bir buluşma olmuş, hakikaten devrim niteliğinde yeniliklerle sonuçlandı. Her şeyden evvel çevre konusunun, doğa koruma konusunun siyaset üstü olduğunu, Birleşmiş Milletler çatısı altında uzlaşı sağlanan nadir konuların başında geldiğini bir kez daha gördük. Toplantılarımızda; 17 kararı müzakere ettik ve onayladık. Denizdeki kirliliğinin yüzde 80'i karasal kaynaklıdır. Kararlar içerisinde öne çıkanlardan bir tanesi kara kökenli kirleticilere ilişkin protokolün güncellenmesiydi. Şimdi bu kararla önümüzdeki dönemde; kirleticiler ve kirletici unsurları gideren en iyi tekniklere dair revizyonlar yapacağız. Yine, atıkların veya başka maddelerin denize boşaltılmasını yönetiminde değişikliklere gittik. İzlenecek kirleticiler, boşaltma yeri seçimi ve özellikleri ve deniz ortamına etkisinin nasıl en aza indirileceği hakkında; etkinliği arttıracak adımları attık" dedi.
"Koruma kıyıdan başlar"
Ülkelerin deniz çöplerine dair ulusal mevzuatlarını geliştirmeleri ve plastik kullanımını azaltmalarını teşvik edici kararlara imza attıklarının altını çizen Kurum, "Akdeniz'de biyoçeşitliliğin korunması için, istilacı türlere karşı önlemleri yeniden belirledik. Biz şuna hep inandık. "Deniz ne kadar büyük olursa olsun, koruma hep kıyıdan başlar." Kıyıların sakinleri olan insanlarla; denizlerin sahibi olan tüm canlılarımızın ortak yaşamı için; Akdeniz'de korunan alanların miktarının artırılması hedefini yine güçlü bir iradeyle ortaya koymamız, bizi ziyadesiyle mutlu etmiştir. Buna benzer daha birçok konu hakkında fikirlerimizi, uygulamalarımızı ele aldığımız her bir müzakereyle; önümüzdeki 2 yıllık sürecin zenginleşmesini sağladınız. Atalarımızın da dediği gibi; "Sığ suları, en hafif rüzgarlar bile coşturabiliyor. Derin denizleri ise ancak derin aşklar dalgalandırır." Bu önemli kararların altına imza atan tüm Akdeniz âşıklarına; daha temiz bir Akdeniz için kararlılık gösteren tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum. COP 22 Toplantılarının düzenlenmesinde emeği geçen UNEP'e ve UNEP/MAP Sekretaryasına, İklim Başmüzakerecimiz ve Bakan Yardımcımız Mehmet Emin Birpınar'a, genel müdürlerimize, tüm ekiplerimize, mesai arkadaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Çalışmalarımızın; Akdeniz'imiz ve ortak evimiz dünyamız için hayırlar getirmesini temenni ediyorum" ifadelerine yer verdi.