Antalya Kent Konseyi Emekliler Meclisi ve "Aynı Hedefe Yürüyenler" koordinasyonunda, Büyükşehir Belediyesi ve Akdeniz Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen "Yerinde Yaşlanma" Bahar Çalıştayı'nda yapılan "Yaşlılıkta Kinetik Beyin Egzersizleri" konferansı yoğun ilgi gördü. Konferansta, egzersizin öneminin üzerinde duruldu.
Antalya Kent Konseyi Emekliler Meclisi ve "Aynı Hedefe Yürüyenler" koordinasyonunda, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Akdeniz Üniversitesi işbirliği ile "Yerinde Yaşlanma" temasıyla 17-19 Mart tarihleri arasında düzenlenen Bahar Çalıştayı'nın 3'üncü günü renkli görüntülere sahne oldu. Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu'nda düzenlenen "Yaşlılıkta Kinetik Beyin Egzersizleri" başlıklı uygulamalı konferansın oturum başkanlığını Akdeniz Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdurrahman Aktop yaptı. Akdeniz Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Vedat Çetinkaya, "Kinetik Beyin Egzersizleri" konulu sunum yaparken, Akdeniz Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlkay Orhan katılımcılarla birlikte uygulamalı egzersizler sergiledi.
"Türkiye'de egzersiz yapma oranı düşük"
Oturum Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Aktop, aktif ve kaliteli yaşamın en önemli noktasının aktivite ve egzersiz olduğuna işaret ederek, "Dünya nüfusunun yüzde 40'ı önerilen dozda egzersiz yapmıyor. Türkiye'de bu egzersizlerin yapılma oranı ise yüzde 20 civarında. Bu noktada bizlere önemli görevler düşüyor. Bugünden itibaren hayatımızın en önemli noktasına aktivite ve egzersizi koymaya başlamalıyız. Zihin aslında hep karmaşa istiyor. Ne kadar karmaşık şeylerle uğraşırsak o kadar kendimizi zinde tutarız. Burada sergilediğimiz kinetik beyin egzersizleriyle ilgili okullara yönelik kurslar düzenlemeyi düşünüyoruz" dedi.
"Yaşlılığı geciktirmenin en ucuz yolu: egzersiz"
Öğretim Görevlisi Vedat Çetinkaya yaptığı sunumda, yaşlılığı geciktirmeye yönelik insan için en düşük maliyetli girişimin "egzersiz" olduğunu vurguladı. 30'lu yaşlardan itibaren insanın kas kitlesinin her yıl yüzde birini kaybettiğini belirten Çetinkaya, "Bunu geciktirmek mümkün. Hareket ve dengeli beslenmek bu işin püf noktası. Bu 2 kavramı hayatımıza uyarlarsak kaslarımız ve kemiklerimiz güçlenir, kan şekerimiz düzene girer, ruhsal yönden iyi bir yaşam süreriz, stresten arınırız ve yaşlanmayı geciktiririz. Egzersiz, dengemizi güçlendirir. Televizyonun hayatımıza girmesiyle maalesef daha hareketsiz bir yaşam tarzına geçtik. Obezite, dünyada sorun olmaya başladı. Araştırmalara göre doğal alanda yaşayan insanların beyninde yüzde 60 oranında daha az küçülme oluyor. Bir örgü örme eylemi bile zihinsel egzersizdir. Günlük hayatımızda sağ elimizle yaptığımız eylemleri sol elimizle ya da tam tersini yapmak da beynimizin 2 tarafını çalıştırır ve hem beynimize hem bedenimize büyük katkısı olur" dedi. Çetinkaya, sunumunun sonunda kinetik beyin egzersizlerinin insan yaşamına neler kazandıracağına ilişkin katılımcılara yönelik çeşitli testler uyguladı.
"Uygulamalı egzersizler keyif verdi"
Bu sunumun ardından Doç. Dr. İlkay Orhan, uygulamalı egzersizler gerçekleştirdi. Farklı materyallerin algıyı geliştirdiğini kaydeden Orhan, "Egzersizlerimizde kullandığımız nesnelerin boyutu, şekli, ağırlığı değiştiği zaman algımız da değişir. Ne kadar çok farklı nesnelerle çalışırsak o kadar faydasını görürüz" dedi. Katılımcılar, renkli anların yaşandığı uygulamalı konferansta yaşlılığı geciktirmenin püf noktalarını öğrendi. Beynin 2 lobunu kullanmasını sağlayan egzersizler, renkli ip ve topların da kullanıldığı fiziksel aktivitelerle desteklendi.
"Alzheimer paneline de büyük ilgi"
Çalıştayın öğleden sonraki bölümünde "Alzheimer Hastalığı ve Korunma" konulu panel düzenlendi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıklar Ana Dalı, Geriatri Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sevnaz Şahin'in oturum başkanlığını yaptığı panele yoğun ilgi oldu. Türkiye'nin hızla yaşlandığını ifade eden Şahin, yaşlılıkta en çok karşılaşılan hastalıklardan birinin Alzheimer olduğuna işaret etti. Panelistlerden Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Nur Ebru Barcın, "Alzheimer Hastalığı" konulu sunum yaptı. Demans ile Alzheimer hastalığının karıştırıldığını ifade eden Barcın, 2 hastalığın ayrı olduğunu anlatarak, "Demansın karşılığı bunamadır. Alzheimer hastalığı ise yavaş başlayan ancak hızla ilerleyebilen sinsi bir hastalıktır. Bunamaya neden olan birçok hastalık var. Onlardan biri de Alzheimer hastalığıdır" şeklinde konuştu.
"Alzheimer tek kişilik bir hastalık değildir"
Türkiye Alzheimer Derneği Üyesi Doç. Dr. Nil Tekin ise "Alzheimer Hastalığından Korunabilir miyiz?" konulu bir konuşma yaparak, insanların bu hastalıktan nasıl korunabileceğine ilişkin bilgiler verdi. "Yaşlılık Alzheimer değildir" diyen Tekin, "Alman Psikiyatr Alois Alzheimer bu hastalıkla ilgili ilk sunumunu yaptığında hiç kimse onu dinlemedi. Günümüzde ise Alzheimer'in önemi daha iyi anlaşıldı. Bu hastalık dünyada trilyonlarca dolarlık büyük bir ekonomiye dönüştü. Alzheimer tek kişilik bir hastalık değildir, aileyi ve tüm toplumu etkileyen bir hastalıktır. Akdeniz tipi diyetle beslenerek ve fiziksel aktivitelerle bu hastalıktan korunabilirsiniz. Bu hastalığın ilacı egzersizdir. Akdeniz tipi beslenmeyi elbette önemsiyoruz ama egzersizi çok daha fazla vurguluyoruz. Alzheimer hastalığından korunmak için bunları yaparsanız bir taşla 15 kuşu vurursunuz" ifadelerini kullandı.