Bakan Fidan: Bazıları kasıtlı Azerbaycan düşmanlığı yapıyordu
DIŞİŞLERİ Bakanı Hakan Fidan, New York'taki görüşmede Azerbaycan'ın kendi egemenliğini sağlama konusunda attığı adımları anlattıklarını belirterek,...
DIŞİŞLERİ Bakanı Hakan Fidan, New York'taki görüşmede Azerbaycan'ın kendi egemenliğini sağlama konusunda attığı adımları anlattıklarını belirterek, "New York'taki görüşmelerimize denk gelen Karabağ'da Azerbaycanlı kardeşlerimizin yürüttüğü kendi egemenliklerini alma yönünde atılan büyük bir adım olan antiterör operasyonuydu. Operasyonun ilk günü olduğu için uluslararası toplum nezdinde ne kadar büyük bir alanı kapsadığı, ne kadar süreceği, hedefinin ne olduğu konularında çok ciddi soru işaretleri vardı. Bazılarının kasıtlı endişeleri vardı. Bazıları kasıtlı Azerbaycan düşmanlığı yapıyordu" dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 2023 Şehir Buluşmaları kapsamında Muğla'ya geldi. Protokol üyeleri tarafından Milas-Bodrum Havalimanı'nda karşılanan Bakan Fidan, ilk olarak Vali İdris Akbıyık'ı makamında ziyaret etti. Valiliğin ardından AK Parti İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Bakan Fidan, "Muğla'nın tarihte, turizmde ve tarımda eşsiz bir yeri olması ilimize ve ilçelerimize çok ayrıcalıklı bir yer kazandırıyor. 20 yıldan fazladır AK Parti hükümetinin izlediği politikalarla özellikle Muğla ve sahil ilçeleri başta olmak üzere yatırımlar yapılıyor. Muğla'ya doğal potansiyeli olan tarım, turizm ve tarih üzerine sağlık, ulaştırma-eğitim konularında da çok ciddi altyapı çalışmaları yapılıyor. Bölgeye yatırım yaptıkça, bölge geliştikçe daha fazla insanı, turisti, yatırımcıyı çekiyor ve daha fazla altyapıyı da yapma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bu bir hizmet yarışına dönüyor. Çünkü yatırımı bir kez oluşturduğunuz yetmiyor. Onu daha sonra daha fazla geliştirmeniz gerekiyor. Çünkü nüfus ve iş hacmi büyüyor. Ekonomi büyüyor, gelen turist sayısı artıyor. Koordinasyon kesintisiz şekilde devam edecek. Yatırımlarımız devam edecek. Muğla'nın kendi yerel ihtiyaçlarına uygun ama evrensel kalkınma kriterlerini gerektiren her türlü çalışma yapılmaya devam edecek" dedi.
'MODERN DİPLOMASİMİZİN AYRILMAZ BİR PARÇASI HALİNE GETİRDİK'
Bakan Fidan, diplomasiyi iki eksende yürüttüklerini ifade ederek, "Bir taraftan tehditleri bertaraf etme, sıkıntıları öteleme ikincisi de fırsatlardan istifade etme. Bunu yaparken ilgili kurum ve kuruluşlarımızla da çok ciddi bir iş birliği içerisindeyiz. Dostlarımızın sayısını artırıp, düşmanlarımızın sayısını azaltma. Bu diplomasimizin bir numaralı görevi. Aynı zamanda modern diplomasi anlayışında özellikle yatırımcılarımızla beraber çalışmak, ekonomimizi büyütmek, ticaret hacmimizi artırmak, bölgemizde sadece Türkiye'de değil, Türkiye'ye bağlılık hisseden, Türkiye'ye ciddi derecede ihtiyaç duyan bölge ülkelerinin de ekonomik sistemleri üzerinde olumlu katkıda bulunmak için çok ciddi çalışmalarımız var. Ekonomi, ticaret, enerji konusunu modern diplomasimizin ayrılmaz bir parçası haline getirdik. Tıpkı yıllardır süregelen güvenlik, terörle mücadele diplomasimizin nasıl bir ayrılmaz parçasıydı, bugün için de bu konular diplomasimizin ayrılmaz bir parçası. Bütün diplomatların, dış misyonların özellikle iş adamlarına yardımcı olmada onlarla birlikte çalışmada talimatlandırılmış durumdalar" açıklamalarında bulundu.
'ALARM ZİLLERİ BİRÇOK ÜLKE İÇİN ÇALMA DURUMUNDA'
Bakan Fidan, Türkiye'nin ortaya koyduğu ekonomik dinamizm, kalkınma ve refahın bütün bölge için ihtiyaç duyulan bir husus olduğunu belirterek, "Türkiye kalkındığı zaman bundan sadece biz istifade etmiyoruz. Güneyimizdeki, doğumuzdaki, kuzeyimizdeki, batımızdaki bütün ülkeler istifade ediyor. Balkan ülkeleri, Orta Doğu ülkeleri, Akdeniz ülkeleri bundan istifade ediyor. Bu yöndeki çalışmalarımız devam edecek. Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımız ile birlikte New York'taydık. Özellikle Cumhurbaşkanımızın merkezinde olduğu yoğun bir diplomasi trafiği oldu. Burada da bölgemizi, ülkemizi ve dünyayı ilgilendiren yerel ve stratejik konularla ilgili çok ciddi görüşmeler gerçekleştirildi. Bunların başında şu anda devam etmekte olan Karadeniz'deki ticareti de engelleme potansiyeli olan Ukrayna'da olan savaş. Rusya-Ukrayna arasında devam eden bu savaşın bir şekilde durdurulması veya savaş devam ederken insanlık adına yapılabilecek hizmetlerin yapılabilmesi konusunda başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, hükümetimiz, devletimiz büyük bir çaba içerisinde. Savaşı durdurmak tabi ki bir numaralı önceliğimiz. Çünkü bölgeye ve dünyaya büyük bir zarar vermekte. Ama devam ederken başta esir takası olmak üzere birçok konuda da girişimlerimiz devam ediyor. Bunların başında Karadeniz tahıl girişimi gelmekte. Bu konu sadece bölgemizi değil, özellikle başta Afrika ülkeleri olmak üzere insanlığın tamamını ilgilendiren bir sorun. Şu anda sofralarımızda ekmek var. Her gün sofralarımıza gelen ekmek bizim için bir olağanüstülük arz etmiyor olabilir ama yokluğunu gördüğümüz zaman orada şüphesiz alarm zilleri çalmaya başlıyor. Alarm zilleri birçok ülke için çalma durumunda. Bunu engellemenin bir yolunu bulmak gerekiyordu. Geçen yıl itibarıyla Cumhurbaşkanımızın öncülüğünce yürütülen müzakerelerde bu sorun aşılmıştı. Bu yıl yine bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. New York'taki görüşmelerde bu yine bir numaralı gündemdi" dedi.
'BAZILARININ KASITLI ENDİŞELERİ VARDI'
Bakan Fidan, "New York'taki görüşmelerimize denk gelen Karabağ'da Azerbaycanlı kardeşlerimizin yürüttüğü kendi egemenliklerini alma yönünde atılan büyük bir adım olan antiterör operasyonuydu. Bununla ilgili konular çok gündeme geldi. Operasyonun ilk günü olduğu için uluslararası toplum nezdinde ne kadar büyük bir alanı kapsadığı, ne kadar süreceği, hedefinin ne olduğu konularında çok ciddi soru işaretleri vardı. Bazılarının kasıtlı endişeleri vardı. Bazıları kasıtlı Azerbaycan düşmanlığı yapıyordu. Biz de burada operasyonun aslında çok odaklı olduğunu, Azerbaycan'ın kendi egemenliğini sağlama konusunda attığı adımlar olduğunu, Ermeni etnik nüfusu kesinlikle hedef almadığı, tam tersine onlar için daha güvenli bir ortam oluşturma ve belirsizliği ortadan kaldırma yönünde atılan bir adım olduğunu uzun uzun anlattık" dedi.
'KENDİ KENDİNİ LAV ETMİŞ DURUMDA'
Bakan Fidan, Kasım 2020'de varılan ateşkes mutabakatından sonra Azerbaycanlıların büyük bir sabırla beklediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Karabağ'daki Ermeni oluşumunun kendi kendini lav etmesi, Azerbaycan egemenliğini tanıması ve bu noktada adımlar atılması yönünde. Ama bu bir türlü olmadı. Azeri kardeşlerimiz gerçekten süreci çok olgun bir şekilde yürüttüler. Kendilerine yapılan bütün görüşme davetlerine gittiler. Amerika'da yapılana gittiler, Fransa'da yapılana gittiler, Belçika'da yapılana gittiler, Moskova'da yapılana gittiler. Her yer konuştular. İki tane konuları var. Karabağ'daki egemenlik sorununun hallolması, Zengezur koridorunun halledilmesi. Fakat bu konuda nedendir ki bir türlü adım atılmadı. Baktılar ki aslında bu görüşmelerin ve müzakerelerin bir sonuç amaçlı değil, gittikçe bir oyalamaya dönüştüğü yönünde bir kanaat hasıl oldu. Onlar da özellikle bu egemenliğin önündeki en büyük engel olan silahlı unsurların tasfiyesi konusunu bir numaralı bir öncelik haline getirdiler. Bunu da hayata geçirdiler. Bunu da herhangi bir sivil kaybına neden olmadan yaptılar. Şu anda geldiğimiz itibarıyla bölgedeki sözde Ermeni siyasal oluşumu kendi kendini lav etmiş durumda. Ermeni etnik nüfusu Azerbaycan'ın anayasal vatandaşlığı altında normal yaşamlarına entegre olma süreci başlatılmış durumda. Zor bir süreç. Onu kabul ediyoruz. Ancak herhangi bir insan hayatı kaybolmadan, daha fazla dram ve trajedi olmadan tamamlanacağına inanıyoruz."
FOTOĞRAFLI
DHA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.